14 Ocak 2019 Pazartesi
Grip Nedir?
Salgın halinde ortaya çıkan; değişik karekterde virüsler tarafından oluşturulan bir solunum yolları hastalığıdır. Grip virüslerinin devamlı karekter değiştirmeleri sebebiyle tesirli bir aşısı veya serumu yapılamamaktadır. Mikropların vücuda girmesinden birkaç gün sonra hastalık kendisini belli eder.
Belirtileri:
* Ateş, halsizlik, eklemlerde ağrı ve hastalık duygusu ile başlar.
* Göz yuvalarında ve alında ağrı yapar.
* Öksürük, burun akıntısı, boğazda ağrı, hastalığın yerleştiğini gösteren kesin belirtilerdir.
* Üç-dört gün sonra ateş düşer ve hastalık belirtileri hafifler.
GASTRİT (MİDE İÇYÜZÜNDE İLTİHAP)
Çok sık rastlanan bir hastalıktır. Düzensiz beslenme, sinir gerginliği, alkol, sigara, fazla kahve ve çay bu hastalığa davet eden faktörlerdir. Akut ve kronik olmak üzere iki tipi vardır. Belirtileri birbirine benzer. Demir eksikliğine bağlı kansızlık da gastrit yapabilmekte ve belirtileri kalıcı (kronik) olmaktadır.
Belirtileri:
* Sindirim güçlükleri ile başlar.
* Yemeklerden sonra midede yanma ve ağrı olur.
* Bulantı ve kusma yapar.
* Hastalığın ilerlemesi halinde seyrek olarak kanama görülür.
Felç (İnme) Hakkında Önemli Bilgiler
Beyin ve sinir sisteminin beslenme yetersizliği sonucu ortaya çıkar. Sinir hücrelerinin oksijensizliğe ve kan şekeri düşmesine tahammülü birkaç dakika ile sınırlıdır. Herhangi bir sebeple (genellikle beyne kan taşıyan damarların tıkanması, daralması) aksaması durumunda saniyeler içinde konuşma, görme, anlama bozulabilir ve vücudun bir yarısında kuvvet azalması veya tamamen fonksiyon kaybı olabilir. Bu kayıp yine saatler içinde kısa sürede geçiyorsa geçici felçten bahsedilir.
Hastalıkta bazen tablo gelişmeden haberci uyarıcı bulgular da görülebilir: Vücudun bir tarafında gelip geçen uyuşma, kısa süreli baş ağrısı nöbetleri, konuşmanın bozulması veya durması, görmede geçici ani kayıplar, dengesizlik gibi...
Hastalığın ana sebebi beyin ve hücrelerini sulayan beyin damarlarındaki tıkanmalardır. Daha nadir olarak beyin kanaması, beyin ve zarının iltihapları anılabilir.
Damar tıkanmasının sebepleri ise: Bünyenin yaşlanması, damarların sertleşmesi, kan yağlarının fazlalığı, kandaki kırmızı hücrelerin (eritrosit) çokluğu, tansiyonun yüksek seyretmesi, sigara, alkol, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklar, kalp ve damar hastalıklarına irsî yatkınlık, şeker hastalığı, böbrek rahatsızlığı, aşırı stres, dengesiz beslenme, düzensiz yaşama vs...
Felçte ne yapılmalı?
Hasta apar topar hareket ettirilmemeli. Gereksiz panikle hastaya zarar verilmemeli ve en yakın sağlık merkezine götürülerek erken müdahale edilmelidir. Bazı felçler günler içinde yapılan tedaviyle iz bırakmadan geçer. Felcin geçmemesi durumunda şu yanlışlardan kaçınmalıdır:
* Gereksiz ümitlerle hasta hekim hekim dolaştırılmamalıdır.
* Tıp dışı bazı ters uygulamalara fırsat verilmemelidir.
Hastanın takip ve tedavisini üstlenen hekimle diyaloğu koparmamalıdır. Takip süreci uzun olacağı bilinerek tedbirler düzenlenmelidir. Hastalığın ilk haftalarından itibaren bıkmadan, usanmadan doktor tavsiyesine uygun fizyoterapi (masaj ve egzersiz) uygulanmalıdır.
Hastanın hareketlenmesi, iyileşmeye motivasyonu, yatakta döndürülmesi (yaralar oluşmaması için), beslenme düzeni, psikolojik ve moral durumu, hasta yakınlarının ilgi ve desteği tedavide kullanılacak ilaç ve metodlardan çok daha faydalı olduğu bilinmelidir.
Tedavide kullanılan ilaçların temel hedefi felcin tekrarlama ihtimaline karşı bünyeyi korumaktır. Tansiyonu ayarlamak, kan yağlarını düşürmek, moral ve destek tedavileri önemlidir.
Ağır olup da yatalak kalan hastaların hayatla ilgilerinin kopmamasına dikkat etmeli, çökkün (deresif) düşünceleri gelişmesi durumunda tedavisi yoluna gitmelidir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)